Avukat Cahit Cem Taşpınar Hukuk Bürosu olarak Konya’da gasp suçu konusunda hukuki danışmanlık ve avukat isteyenler için avukatlık hizmeti veriyoruz. Yağma suçu aslında birleşik bir suçtur; kendi içerisinde birden fazla ayrı suçu barındırmasına karşın, fail bunların her birinden ayrı ayrı cezalandırılmamakta, sadece yağma suçunda öngörülen ve yaptığı eyleme karşılık gelen ceza ile cezalandırılmaktadır. Bu da birleşik suç olmasının bir sonucudur. Bu konu içtima başlığı altında incelenmektedir.

İnsanların toplu yaşamaya başlamasıyla birlikte kişilerin huzur ve sükûnunun sağlanması ve güvenilir bir ortamın oluşturulması ihtiyacı ceza hukukunun doğmasına zemin hazırlamıştır. Önceden belirlenmiş kurallara uymayan, başka insanlara ya da çevresine zarar verici eylemlerde bulunanlar devlet eliyle, önceden belirlenmiş kurallar çerçevesinde ve yine önceden belirlenmiş sınırlar dâhilinde cezalandırılmaktadırlar. Elbette bu ceza kurallarının belirli sınırlarının olması yanında, özellikle de hukuka uygun olması da büyük bir önem taşımaktadır.

Yağma suçu esasında birleşik bir suçtur. Kendi içerisinde birden fazla ayrı suçu barındırmasına karşın, fail bunların her birinden ayrı ayrı cezalandırılmamakta, sadece yağma suçunda öngörülen ve yaptığı eyleme karşılık gelen ceza ile cezalandırılmaktadır.

Yağma ile ilgili hükümler 5237 sayılı TCK’nın ikinci kısım, onuncu bölümünde “malvarlığına karşı suçlar” başlığı altında, 148. madde ile 150. madde arasında düzenlenmiştir. TCK m. 148/1’e göre; “Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. “

Yağma yani, gasp suçunda bir kişinin zilyetliğinde olan bir menkul malı bu suçun faili cebir tehdit yoluyla almaktadır. Yağma ( Gasp ) suçunda fail o malın zilyedinin yani sahibinin rızası dışında o malı cebirle tehditle kullanır ve mağduru bu malı kendisine teslim etmeye razı eder. Ya da alınmasına karşı koyma direncini cebir tehdit ile kırar. Her ne kadar kanunda konusu suçun mal olabileceği belirtilmiş ise de Yargıtay içtihatları bu suçun konusunun gayrimenkul olamayacağı yönünde karar vermiştir.

Yağma ( Gasp ) suçunun hareket unsuru tehdit olduğu durumlarda yağma suçu kendi içerisinde tehdit suçunu da barındıracaktır Cebirde mağdura karşı kullanılmış maddi bir güç varken, tehditte bu güç manevi güç olmaktadır. Öte yandan tehdidin kişinin “hayat, vücut veya cinsel dokunulmazlığı”na yönelik olması şarttır. Zira kanun bunları sınırlandırmış, sayma yoluyla tehdidin nelere yönelik olabileceğini düzenlemiştir. Öyleyse TCK m. 148/1 gereğince sadece şunlara yönelik manevi zorlamalar tehdit olarak sayılabilecektir: Yaşama hakkı, vücut dokunulmazlığı, cinsel dokunulmazlık ve malvarlığı hakkı.

Kullanılan tehdidin mağdur üzerinde korkutucu etki yaratması şarttır. Mağdur, failin tehdidini gerçekleştirmeyeceğine inanıyor ve yine de isteklerini yerine getiriyorsa yağma suçu oluşmayacaktır. Yani, asıl önemli olan mağdurun bunu öyle anlamış olmasıdır.

Yağma ( Gasp ) suçunun işleniş biçiminde bir hukuka aykırılık olmamalıdır yani; Hukuka aykırılık fail tarafından işlenen ve kanundaki tanıma uyan fiile hukuk düzeni tarafından da herhangi bir cevaz verilmemesi, ceza hukuku ile çelişki ve çatışma halinde bulunan bu fiil ile hukuk düzeni arasında bir ahenksizlik bulunmasıdır. Y0ağma suçu için sayılan bu hukuka uygunluk hallerinden yalnızca meşru savunmayı kabul edilebiliriz. Örneğin; kendisine öldürmek maksadıyla bıçakla saldıran bir kişinin elinden bıçağı cebir kullanarak alan kimse yağma suçundan cezalandırılamayacaktır.

Yağma Suçuna Teşebbüs Mümkündür.

Teşebbüsün düzenlendiği TCK m. 35/1’e göre; “Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamazise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.”

Örneğin fail boğazına bıçak dayadığı mağdurun cebindeki cüzdanı zorla almaya çalışırken oradangeçmekte olan vatandaşların durumu fark edip müdahale etmesi sonucunda cüzdanı alamıyorsa burada yağma suçuna teşebbüs söz konusu olacaktı.

Gönüllü Vazgeçme TCK m. 36’ya göre; “Fail, suçun icra hareketlerinden gönüllü vazgeçer veya kendi çabalarıyla suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini önlerse, teşebbüsten dolayı cezalandırılmaz; fakat tamam olan kısım esasen bir suç oluşturduğu takdirde, sadece o suça ait ceza ile cezalandırılır.”
Yani yukarıdaki örnek de gasp suçuna yönelik bir suç girişiminde bulunuldu ancak daha sonra vicdana gelip cüzdanı geri verip suçu işlemekten vazgerse bu hükümden faydalanabilecek ve yağma suçundan ceza almayacaktır. Ancak o aşamaya kadar olan suçlardan ceza alacaktır. Tehdit ettiyse örnek veya cebir kullandıysa bu suçlardan ceza alacaktır.

Yağma ( Gasp ) suçunda da faile ayrı ayrı hem hırsızlık hem de tehdit veya cebir suçundan ceza verilemeyecektir

Yağma ( Gasp ) Suçunda Daha Ağır Cezayı Gerektiren Nitelikli Haller

Silahla İşlenmesi

Kişinin Kendisini Tanınmayacak Bir Hale Koyması Suretiyle İşlenmesi

Suçun Birden Fazla Kişi Tarafından Birlikte İşlenmesi

Yol Kesmek Suretiyle ya da Konutta, İşyerinde veya Bunların Eklentilerinde İşlenmesi

Beden veya Ruh Bakımından Kendisini Savunamayacak Durumda Bulunan Kişiye Karşı İşlenmesi

Var Olan veya Var Sayılan Suç Örgütlerinin Oluşturdukları Korkutucu Güçten Yararlanılarak İşlenmesi

Suç Örgütüne Yarar Sağlamak Maksadıyla İşlenmesi

Gece Vakti İşlenmesi

Kasten Yaralama Suçunun Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Hallerinin Gerçekleşmesi

Her ne kadar Yağma ( Gasp ) suçu bileşik bir suç olduğun söylesekte kanun koyucu kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış bir halide gerçekleşmişse suç işlenirken kasten yaralama hükümlerine göre de ayrıca cezalandırılmasını istemiştir.
TCK m. 149/2’ye göre; “Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”

Normalde kasten yaralama suçuyla birlikte işlendiğinde ayrı ceza verilmiyor tek bir suç yağma ( gasp ) suçu oluşuyor ancak sadece neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış bir yaralama olması gerekiyor. Bu halin cezayı artırabilmesi için kullanılan cebir sonucunda mağdurda TCK m. 87’de sayılan hallerden birinin veya birkaçının meydana gelmiş olması aranacaktır. Bu sonuçlardan biri meydana gelmemiş, sadece kasten yaralama fiilinin normal neticesi mevcutsa faile yalnızca yağma suçundan ceza verilebilecektir.

Kanun Gasp ( Yağma ) Suçuna Daha Az Ceza Verilmesine İstisna Getirmiş:

Kanun, kendisine olan borcunu ödemeyen alacaklının alacağını almak için yağma suçunu işlemesi halini ayrı bir şekilde değerlendirmiştir. Buna göre alacağını almak için dahi olsa yağma suçu işleyen faili yine de cezalandırma yoluna gitmiş olsa da hukuki ilişkiden kaynaklanan bir alacağının bulunduğunu da göz önüne alarak sadece kullanılan tehdit ya da kasten yaralama eylemlerinden cezalandırılma yolunu seçmiştir.

Burada bir de şuna dikkat etmek gerekir ki; bu nitelikli halin uygulanabilmesi için fail ile mağdur arasında gerçekten hukuksal bir ilişkiden kaynaklanan borç ilişkisinin mevcut olması gerekmektedir. Bunun dışında örneğin kumar borcundan kaynaklı alacağını alamayan kişinin borçluya karşı yağma suçunu işlemesi halinde bu nitelikli halin uygulanması söz konusu olamayacaktır.

Bir Diğer İstisna Hal ise Mal Değerinin Azlığıdır.

TCK m. 150/2’ye göre; “Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.”

GASP ( YAĞMA ) Suçunda Etkin Pişmanlık

1- Etkin Pişmanlık hususu cezanın belirlenmesinde çok önemlidir. Etkin pişmanlığa ilişkin ortak bir hüküm niteliğinde olan TCK m. 168’nin ilk fıkrasına göre; ” Hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, hileli iflâs, taksirli iflâs (…)(1)suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığızararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir. ” İlk fıkradaki düzenlemede yer alan etkin pişmanlık hali kovuşturma başlamadan önce gösterilen etkin pişmanlık hali içindir.

2 – TCK m. 168/2 ise kovuşturma başladıktan sonra fakat henüz hüküm verilmeden önceden gösterilen pişmanlığın sonuçlarını düzenlemektedir. Bu hükme göre; “Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir.”Kovuşturma başladıktan sonra yine dışarıdan bir etki olmaksızın pişmanlık gösteren fail birinci fıkrada olduğu gibi mağdurun zararlarını da gidermişse etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilecektir. Ancak kovuşturma başladıktan sonra gösterilen pişmanlık halinde yapılacak indirim, kovuşturma başlamadan öncekine göre daha az olacaktır.

Yağma ( Gasp ) suçuna ilişkin ayrı bir fıkra olan TCK m. 168/3’e göre; “Yağma suçundan dolayı etkin pişmanlık gösteren kişiye verilecek cezanın, birinci fıkraya giren hallerde yarısına, ikinci fıkraya giren hallerde üçte birine kadarı indirilir.”O halde kovuşturma başlamadan önce pişmanlık gösteren yağma suçunun failin cezası yarısına kadar, kovuşturma başladıktan sonra pişmanlık gösteren failin cezası ise üçte birine kadar indirilecektir.

Yani dava açılmadan önce ve dava açıldıktan sonra yapılan zarar tazminleri cezanın belirlenmesinde önemli rol oynayacaktır.

Yağma ( Gasp ) Suçunun Cezası

Yağma ( Gasp ) Suçunu işleyen fail T.C.K’ Madde 148’e göre 6 yıldan 10 yıla kadar hapis ile cezalandırılır.

Nitelik Yağma ( Gasp) suçunun işleyen fail ise T.C.K Madde 149/1’e göre 10 yıldan 15 yıla kadar hapis ile cezalandırılır.

Yağma ( Gasp ) Suçunun Diğer Suçlarla Benzerlikleri Vardır.

Yağma ve Şantaj Suçu

Şantaj suçu ile fail, mağduru haksız bir çıkar sağlamak maksadıyla, hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle korkutmaktadır.
Şantaj suçundamağdurun şeref ve saygınlığı hedef alınırken yağma suçunda hayat, vücut veya cinsel dokunulmazlık ya da malvarlığı hedef alınmaktadır.

Yağma ve Hırsızlık Suçu

Yağma suçunun belki de en çok benzediği suç hırsızlık suçudur. Zira yağma suçu da içerisinde hırsızlık suçunu barındırmaktadır. Yağma suçu aslında hırsızlık suçunun cebir veya tehdit unsuru eklenmiş halidir. Nitekim Yargıtay da yağma suçu için, hırsızlık suçunun cebir, tehdit ve/veya şiddetle işlenmiş hali olduğunu açıkça ifade etmiştir.

Yağma ve Dolandırıcılık Suçu

Bu iki suç arasındaki temel farklılık hareket unsurudur. Dolandırıcılık suçunda fail, yarar elde etmek için hileye başvurmaktadır. Yağma suçunda ise fail, mağduru kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek malı almaktadır. Eğer fail tehdit veya cebre başvurmaksızın hile ile mağdurun malını alacak olursa yağma suçu değil, dolandırıcılık suçumeydana gelecektir.

Yağma ve İrtikap Suçu

Her iki suç arasındaki farklılıklardan ilk göze çarpan birinin malvarlığına karşı işlenen suçlardan olması iken diğerinin millete ve devlete karşı işlenen suçlardan biri olmasıdır.
Yağma suçundaki unsurların bir kamu görevlisi tarafından ve kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde yağma suçunun değil irtikap suçunun varlığından söz edilecektir.

Gasp ( Yağma ) Suçu Görevli Mahkeme

Yağma ( Gasp ) suçunda görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemeleridir.

Sonuç olarak Yağma yani Gasp suçları çok ciddi özgürlüğü bağlayıcı sonuçlar doğuracak bir ceza yargılamasıdır. Bu sebeple yukarıda belirttiğim sebepleri göz önünde bulundurup bir avukat ile hiç zaman kaybetmeden görüşmek çok önemlidir. En iyi bildiğiniz konularda bile yanlışlar yapabilirsiniz. Bir diğer taraftan bu davalar kimi zaman taraflar birbiriyle görüşmek isteyebiliyor. Bu sebeple kendi avukatınız ile görüşüp mağdur tarafın zararını giderilmesi hususunda yapılacak en iyi yöntemlerden biridir. En iyi ceza avukatı diye bir arayış içine girmeyiniz çünkü böyle bir uzmanlık alanı henüz ülkemizde bulunmamaktadır. Yani en iyi ceza avukatı gasp avukatı gibi tabirler bulunmamaktadır. Almış olduğu davalar ve tecrübeler bu alanda avukatı deneyim sahibi yapabilir ancak her avukat bu davanızı takip edecek yeterliliğe sahiptir.